Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Her namazdan sonra kim otuz üç defa sübhânallah, otuz üç defa elhamdülillâh, otuz üç defa Allâhü ekber der, yüze tamamlamak için de (lâ ilâhe illallahü vahdehû lâ şerîke leh, lehü’l–mülkü ve lehü’l–hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr) derse, günahları deniz köpüğü kadar çok olsa bile affedilir.”
Zikirlerin Anlamları
sübhânallah: Her türlü noksan sıfatlardan ALLAH'ı tenzih ederim. ALLAH noksan sıfatlardan münezzehtir.
elhamdülillâh: Her türlü hamd ALLAH’adır
Allâhü ekber: ALLAH en büyüktür.
lâ ilâhe illallahü vahdehû lâ şerîke leh, lehü’l–mülkü ve lehü’l–hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr: ALLAH’tan başka ilâh yoktur; yalnız ALLAH vardır. O tektir, ortağı yoktur. Mülk O’nundur, hamd O’na mahsustur. O’nun gücü her şeye yeter
Açıklamalar: Müslüman kardeşlerimizin namazlardan sonra okuma alışkanlığına sahip oldukları bu üç zikrin hadisimizde görüldüğü üzere hoş bir hatırası vardır. Her şeylerini Mekke’de bırakarak Resûlullah’a yardım etmek ve böylece ALLAH’ın rızâsını kazanmak için Medine’ye hicret eden sahâbîler, sevap kazanma hususunda kimseden geri kalmak istemiyorlardı. Çünkü dünyanın daha çok sevap kazanma bakımından bir yarış yeri olduğunu iyi biliyorlardı. Bunun üzerine ALLAH'ın Resûlü onlara bu üç zikri tavsiye etti ve bu zikirlerin onları kendilerinden önde gidenlere yani kendilerinin yapamadıkları hayır ve iyilikleri yapanlara yetiştirebileceğini, sonra gelenleri arkada bırakabileceğini yani bu zikirleri söylemeyenleri geçip gideceklerini, ama sevabı çok büyük olan bu zikri kendileri kadar söyleyenlerin de aynı sevabı elde edeceklerini bildirdi. Böylece daha sonraki yüzyıllarda gelecek ümmetinin de, bu konudaki tavsiyesini tuttukları takdirde çok büyük sevap kazanacaklarını müjdeledi. Doksan dokuz tesbih, tahmîd ve tekbirden sonra yüzüncü olarak lâ ilâhe illallahü vahdehû lâ şerîke leh diye başlayan zikri söylemek gerektiğini belirtmektedir. Başka hadislerde bu sonuncu cümlenin başlı başına bir zikir olduğunu görmüş ve onu günde yüz defa söyleyen kimsenin kazanacağı hesapsız sevapları okumuştuk. Öyleyse Cenâb-ı Hakk’ın her türlü noksan sıfatlardan münezzeh olduğunu pek güzel ifade eden sübhânallah demeyi, her nevi mükemmelliğin ALLAH Teâlâ’da bulunduğunu dile getiren elhamdülillâh zikrini söylemeyi, benim Rabbim yaratılmışların tam olarak kavrayamayacağı kadar yücedir demek olan Allâhü ekber zikrini tekrarlamayı ihmal etmemeliyiz.
Hadislerden Öğrendiklerimiz
1. Efendimiz’in büyük sevaplar vaad ederek tavsiye buyurduğu bu zikri her namazdan sonra söylemeye gayret etmelidir
2. Dünyayı hayır yarışlarının yapıldığı bir alan olarak görmeli ve bu yarışta ön sırada bulunma azmiyle ömrü değerlendirmelidir.
3. ALLAH Teâlâ’nın bazı insanlara daha fazla sevap kazanma imkânı vermesi, O’nun bir lutfu ve ihsânı ve sadece kendisinin bileceği bir iştir.
(Müslim, Mesâcid 146. Ayrıca bk. Nesâî, Sehv 96)
Ebû Hüreyre radıyallahu anh rivayet etmiştir
Riyazü's Salihin - İmam Nevevi
Tercüme ve Şerh: Prof. Dr. M. Yaşar Kandemir, Prof. Dr. İsmail Lütfi Çakan, Yrd. Doç. Dr. Raşit Küçük